Başarılı insanların ortak özelliklerinden biri de bazı temel duygu ve davranışlardan uzak durmalarıdır. Hedeflerinde adım adım ilerlerken bu duygu ve davranışlardan uzak durarak kendilerini daha da motive ederler. Enerjilerini boş yere harcamak yerine, kendilerini hedeflerinden uzaklaştıracak tüm şeylerden uzak tutarlar.
Herkes gibi başarılı insanlarında günlük olarak 24 saatleri vardır. Bu 24 saatin 8 saatini uyuyarak geçirdiklerinde geriye 16 saat gibi oldukça kısa bir zaman dilimi kalmaktadır. Bu 16 saatlik zaman diliminde herhangi bir insanın çalışmaya ve hedeflerinde ilerlemeye ayırabileceği vakit yalnızca 5 ile 8 saat arasındadır. Oldukça kısa bir süre olan bu zaman diliminde enerji kaybettirecek ve insan zihnini yoracak olan tüm duygu ve davranışlardan uzak durulmalıdır.
Başarılı insanlar, kin tutmaz. Kin tutmak, negatif duyguların başında gelir. İnsan zihninin olumsuz duygu ve düşüncelere kapılarak, zihin açısından yorulmasına sebep olur. Aynı zamanda, sürekli olarak kin tutulan konu ya da kişi hakkında düşünülmesine ve enerji kaybına yol açarak, doğru kararlar alınmamasına da neden olur. Kin tutmak beraberinde garez ve kıskançlık gibi duyguları da getirir. Tüm bunlar, ruhsal alanda gelgit yaşanmasını sağlar. Bu durumda birey mantıklı düşünemez ve kendisini mutsuz hisseder. Dolayısıyla performans ve verimlilikte de düşüş meydana gelir.
Küçük ve sınırlı bir düşünce yapısına sahip olmaktan uzak dururlar. Bunun sebebi, yaratıcılığın insanlara sunduğu katkıları ve faydalarıdır. İş hayatında yaratıcı olan kazanır. Eğer yaratıcılık yönünüzü köreltiyorsanız, başarıya ulaşmanız zordur. Aklınıza gelen her fikri değerlendirmeniz gerekir. Sonuçlar iyi de olsa kötü de olsa, sizleri başarılı biri yapacaktır. Sonucun kötü bir şekilde olması, başarısızlıklarınızdan ders almanızı sağlar. Kimse düşmeden yürümeyi öğrenemez ve düştüğü zaman nasıl ayağa kalktığını da unutmaz. Bu nedenle her başarısızlık, başarıya giden yolda bir kırılma noktasıdır ve önemsenmelidir.
Şikayet etmekten, başkalarını suçlamaktan ve sorumluluk altına girmemekten uzak dururlar. Başarılı insanlar daima hatalarının farkında olan insanlardır. Kendi hatalarını, eksik yönlerini ve güçsüz oldukları noktaları bilirler. Bir insan başarılı olmak istiyorsa önce kendini tanımalıdır. Güçlü ve zayıf yönlerini bilen, kendisini kabullenen biri, daima fırsatları yakalayacak ya da kendisine fırsat yaratacaktır. Bu nedenle şikayet etmek yerine kabullenmeli, başkasını suçlamak yerine hatalarınızı bilmeli ve sorumluluk altına girerek, hatalarınıza çözüm yolu üretmelisiniz. Sebebi değil, sonucu, çözümü bulmalısınız.
Başarılı insanlar için rahata alışmak gibi bir durum söz konusu değildir. Hayatlarının hemen hemen her anında risk vardır. Dünya gelişen ve değişen bir düzen üstüne kuruludur. Değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir. Bu nedenle değişen hayata uyum sağlayabilmek için daima risk alınması gerekir. Başarıyı yakalamış olan insanlar, şayet kendilerini rahata alıştırırsa, bir daha risk almak istemeyecektir. Risk almaktan bir süre sonra rahatsızlık duyacaklardır. Fakat, risk almak girişimciliğin temelidir. Bir birey girişimci ve inovatif olabildiği müddetçe kendisini geliştirmeye devam edebilir.