Hayatımızda yaşamış olduğumuz her şeyin bir sebebi, tanıştığımız her kişinin de bir öğretisi mevcut. Bu öğretiler zaman içerisinde olgunlaşmamızı sağlıyor. İyisi ve kötüsü ile yaşadığımız her şey, olgun bir insan olmamızda rol oynuyor.
İnsanı, başına gelen kötü olaylar kadar, insanlar da etkiliyor. Hayatınıza giren her kişinin ilk etapta muhteşem biri olduğunu düşünmeniz, sizin suçunuz değil. Herkes ilk etapta “doğru arkadaş” ya da “doğru eş” gibi görünüyor. O halde kendimize şu sözü hatırlatalım; “İlk başta herkes iyidir insanların ilk söylediklerine değil son yaptıklarına bakacaksın.”
Bir İnsanı Veda Ederken Tanırsın
İster arkadaşınız, ister eşiniz, ister sevgiliniz, ister anneniz, babanız, kardeşiniz olsun… Hayatınıza giren herkesin, bir de çıkış şekli olacaktır. Televizyon programlarında izlediklerinizi biraz hatırlayın. Kardeş katliamları, eş cinayetleri, ilişki problemleri, kadın – erkek eşitsizlikleri ve daha nicesi. Kadın kadına, kadın erkeğe, erkek erkeğe ve erkek kadına yapıyor bunları. Yakınlığın ve cinsiyetin hiçbir önemi yok! Yaşın, boyun, kilonun ya da nereden geldiğinin de bir önemi yok… Önemli olan “insan” olup olmaman.
Bu nedenle, bir insanı hiçbir zaman tanıyamayacağınız gibi size yönelik karakter ve kişiliğini tanıyabileceğiniz en iyi zaman da ayrılık vaktidir. Size veda ederken nasıl davranıyor ise zihninizde kalan son fotoğrafı da öyle olacaktır. Size defalarca “Seni seviyorum” demesi önemli değil, “Seni halen daha seviyorum.” demesi önemlidir. Bu iki cümle arasındaki fark, merhamettir.
Merhametli İnsandan Korkma
Hayatınızda 4 çeşit insandan korkmamalısınız;
- Merhameti olan
- Çalışkan olan
- Sorumluluk sahibi olan
- Allah korkusu olan
Bu özelliklerin hepsini taşıyan biri varsa hayatınızda, tutun onu! Sakın kaybetmeyin… Bir gün kaybettiğinize çok üzülürsünüz. Çünkü merhametli olan size (hatta tüm insanlara) kıyamaz, daima yanınızda olmak ister. Çalışkan olan insan sizin için mücadele eder. Sorumluluk sahibi olan insan ise değerinizi bilir ve Allah korkusu olan insan da kalbinizi kırmaya, sizi incitmeye korkar.
“En az birine sahip olması yeter mi?” derseniz eğer, bana kalırsa yetmez. Doğru insan, hepsini bir arada taşıyan insandır. Şöyle düşünelim; bir kağıda 1 yazın. Bu sizin merhametiniz olsun. Yanına bir 0 ekleyin. Bu sizin çalışkanlığınız olsun. 1’ken, 10 oldunuz. Bir 0 daha ekleyin ve bu da sorumluluklarınızın değerini bilmek olsun. 10’ken, 100 oldunuz. Allah korkunuz için bir 0 daha ekleyin ve 100’ken 1000 oldunuz…
Değeriniz gittikçe arttı. Fakat şunu da unutmamalısınız ki, “1000” sayısındaki “1”i silerseniz, geriye hiçbir değeriniz kalmaz. Yani merhametiniz yoksa, ne çalışkan olmanızın bir anlamı kalır ne de Allah korkunuzun olması. Eğer bir insanda merhamet duygusu bulunmuyor ise, size de merhamet etmesini beklemeyin. Size zarar vermeyeceğini beklemeyin. “O benim babamdır, yapmaz!”, “O benim eşimdir, yapmaz!”, “O benim en yakın dostumdur, yapmaz!” demeyin… Merhameti yoksa, yapar.
