Henüz karşılaşmadığınız bir konu hakkında duyduğunuz endişe ile uykunuz bölündü mü? Arkadaşlarınızla güzel bir akşam yemeği sonrasında kahkahalarınızın durmasına sebep olan henüz yaşanmamış başka bir şey mutluluğunuzu alıp uzaklara götürdü mü?
Evet, biliyorum. Defalarca bu gibi örnekler de olduğu gibi enerjinizi içinizden alıp götüren şeylerle karşı karşıya kaldınız. Şimdi o konulara geri dönüp bakın bakalım. Hangisi varsayımdan sıyrılıp gerçekliğe ulaştı? Neredeyse hiçbiri değil mi?
Endişe Sorunlarınızı Çözemez
Bu zamana kadar hiçbir sorunu endişelenerek çözemediniz. Ya farkında vardınız yanlış olduğunun ki bu günümüzde pek mümkün değil. Ya da endişelendiğiniz konu gelip geçti, siz kendinize zarar verdiniz. Çoğunlukla ikinci ihtimali yaşamıyor olsanız zaten bu yazıyı okumuyor olurdunuz. İşte sorun tam da burada meydana geliyor. Neden insanlar ihtimaller dahilinde hareket ederler ve varsayımlarının tüm hayatlarını etkilemelerine izin verirler ki?
Yaşadığınız durumlar karşısında korkmanız, endişe duymanız normaldir. Normal olmayan enerjinizi alıp götürmesine izin vermeniz. Söylemesi kolay tabii ki, endişelenmeyin diyerek ben hayatıma devam edebilirim önemli olan bunu gerçekleştirebilmektir.
İlk ve orta okul yıllarında öğretmenler odasına girmek için kapıda çırpınan çocuklar endişe hissederler. Henüz kelime anlamını bilmedikleri halde hissettikleri duyguya kapılıp, birbirlerini kapıdan içeri itmeye çalışırlar. Hepimiz yaşadık, büyük olmalarından korktuk belki, belki de alacağımız cevaplar ürküttü bizi. Sonuç hep normaldi.
Eğer endişe duyduğunuz zaman bunu doğru yönetebilir, bakış açınızı revize edebilirseniz, daha sağlıklı ve mutlu insanlardan olabilirsiniz.
Endişeyi Azaltabilecek 3 Yol
Üzerine düşünmeyi bırakın: Siz de endişe uyandıran bir konu ile karşı karşıya kaldığınız zaman, üzerine düşünmeniz sizi çözüme ulaştırmaz. Eğer bu durumu ortadan kaldırmak istiyorsanız, sadece bir kere yüzleşmelisiniz. Endişeler genellikle karar veremediğiniz zaman meydana çıkar.
Mesela düğününüzü nerede yapacağınıza karar veremez, hangi gelinliği ya da damatlığı istediğinizi seçemezsiniz. Ya da benzer diğer kararsızlık durumu endişe şeklinde size yansır ve daha büyük bir karasızlık meydana gelir. Çünkü ihtimallere odaklanırsınız. Bu noktada onunla yüzleşmeli ve karar vermelisiniz. Her zaman doğru kararı veremeyebilirsiniz ama endişelenmeyi de sonlandırmış olursunuz. Kararınız yanlış olsa da artık durduğunu yerde durmuyor olmanız bile kocaman bir artıdır.
Endişenizin nereden başladığını bulun: Düşünceleriniz nerede tükeniyor ve hangi noktada endişeleriniz sizi çıkmaza sokuyor? Mantıklı düşünmenin yapıcı olduğu ortadayken siz endişeli hissederek yıkıma sebebiyet veriyorsunuz. Bu yüzden mantığınızı bir kenara bıraktığınız noktaya geri dönün ve yıkılması gereken şeyin endişe olduğunu görün.
Sorununuzu çözüme kavuşturun: Durup düşündüğünüz noktayı buldunuz. Sorunun ne olduğunu da keşfettiniz. Şimdi ise doğru adımlarla ondan kurtulma vakti geldi. Yaşadığınız sorundan kurtulabilmek için adım atma vakti. Yapmanız gereken şeyleri planlayın ve ona göre davranın. Durup endişelenerek olduğunuz yerde kalmayı bırakın ve kararlar almaktan korkmayın.
Tüm sorunlarınızın üstesinden gelmek için adımlarınız ve kararlarınız önem arz ediyor. Sizin değil, endişenin sizden korkuyor olması gerekiyor. Çünkü siz bunu yapabilirsiniz.
