Hayatımdaki en büyük baskıyı, ailemden gördüm. Bu nedenle, baskı altında kalmaktan ve özgürlüğümün kısıtlanmasından nefret eden bir insan olarak yetiştim. İçerisinde bulunduğum aile ortamı, hür irademin her şeyden önemli olduğunu öğretti bana. Kendi kararlarımın, kendi sorumluluklarımın ve kendi hayatımın kim ne derse desin, kendi arzularım ve isteklerim doğrultusunda gelişmesi gerektiğini öğrendim.
Ne zaman baskı altında kalsam, sırf bunları hatırladığım için sakin kalamıyorum. O an, öfkeme hakim olmak, kızgınlığımı bastırmak için büyük bir efor sarf ediyorum. Her kim, ne şekilde ve ne olursa olsun beni baskıladığında, kendimi huzursuz ve mutsuz hissediyorum. İnsan, çaresiz kalınca, elinden bir şey gelmeyince ya da istediği noktaya ulaşamayınca da aynı hisleri yaşıyor. Baskı altında bırakılmak, tam olarak bunların yaşanmasına neden oluyor. Yani, istediğinizi yapamamaya…
İstediklerimi Yapamamak Gerçekten Ne İstediğimi Öğretti
Dışarı çıkmak istediğinizde “Hayır” diyen, bir şey başarmak istediğinizde “Hayır” diyen, “Bir işe başlamak istediğinizde “Hayır” diyen ya da herhangi bir şeyi yapmak istediğinizde genel olarak “Hayır” diyen insanların içerisinde bulunduğunuzu hayal edin. Sürekli olarak baskılandığınızı, istediğiniz her şeye karşı muhalefet olan kişilerin arasında kaldığınızı düşünün. Kendinizi nasıl hissettiniz? Huzursuz değil mi? Bu huzursuzluğu nerede olsam tanırım. Çünkü hayal ettiğiniz ve düşündüğünüz şey, benim başıma geldi.
Peki bundan ne öğrendim? Öğrendiğim en iyi şey, neyi ne şekilde istediğimden emin olmaktı. Ne kadar çok olumsuz cevap alırsam, o kadar çok direttiğim şeyler oldu. Bazılarında hiç diretmedim. Demek ki yeterince istemiyordum, yeterince arzu etmiyordum. Hayatınızda baskı altında kaldığınız zamanlarda kendinize sormanız gereken soru burada çıkıyor, “Gerçekten yapmak istiyor muyum?”.
Baskı Altında Kaldığın Her An Senin İçin Bir Fırsattır
Peki bunca zaman içerisinde, baskı altında kaldığım anlardan ne sonuç çıkarttım? Çıkardığım ilk sonuç, sürekli olarak yaşadıklarıma karşı, alternatif birçok çözüm yolu bulmak oldu. Eğer baskılanmış bir halde kendini bulursan, alternatif çözüm yolları bulmayı dene. Sonunda alacağın cevap olumsuz bile olsa ya da kötü bir şey yaşayacak bile olsan, o çözüm yollarını bulmaya çalış. Çünkü her zaman için mutlaka bir çözüm vardır. Bir yol olmuyor ise ikinci bir yol mutlaka vardır. Fakat burada dediğime dikkat et, yol vardır ama çözüme ulaştırmayabilir. Önemli olan çözüme ulaşmak değil, farklı yolları görmektir.
En nihayetinde baskı altında kaldığın her anın bir fırsat olduğunu da unutma. Kömür, yeteri kadar baskı ve ısı altında kalırsa, elmas olur. Sen de kömür gibi ol ve kendini elmasa dönüştür. Baskılandığın her anın kıymetini bil ve kendine farklı yollar ara. Yol doğru olmasa bile veya üzüleceğini bilsen bile oradan yürü. Yürü ki öğren. Ben, öyle öğrendim.