Sizlerle biraz aşk hakkında konuşmak istiyorum. Gerçek aşktan ve aşık olmanın nasıl bir duygu olduğundan, insana kendisini nasıl hissettirdiğinden.
“Kim aşık olmuşsa, kendisinin eksik parçalarını arıyordur. Bu yüzden aşık, maşuğunu düşündükçe acı çeker. Bu tıpkı, uzun zamandır görmediğin birinin odasına girdiğinde bulduğun anılar gibidir.” – Haruki Murakami
Aşk Dua Etmektir
Aşk, dua etmektir. Allah’tan istemek, gönlünü ondan ayrı koymasın diye şükretmektir. Bir avuç dolusu sevgidir. O avucun içerisine tüm duygularını sığdırıp; senden daha mutlu, huzurlu ve sağlıklı olmasını istemektir. Avcunu yanağına koyduğun zaman, her şeyi unutmaktır. Dertlerini, tasalarını, sıkıntılarını ve nicesini hafızandan silmektir. Tüm dünyanın o avucun içerisinde olduğunu anlamak ve zamanın o an için durmasını istemektir. Fakat zaman hep, akıp geçecektir.
Gerçek Aşk Beklemektir
Aşk, beklemektir. Sabretmeyi öğrenmek ve tüm bu sabrı onun gönlünü kırmamak, incitmemek adına göstermektir. Her gecenin bir sabahı olduğunu hatırlamak ve hatırlatmaktır. Çiçeği her ne kadar sevsen de dalından kopartmamaktadır. Onu her gün düzenli olarak sulamak, sevginle büyütmek ve bundan her gün keyif almaktır. Ona bir ömür vermek ve bu ömür içerisine acı, tatlı, ekşi tüm duyguları sığdırmaktır.
Bu nedenle aşk, birlikte mutsuz olmaktır. Hayatın yüzde 99’u kötülüklerle ve yüzde 1’i iyiliklerle geçerken yüzün ona dönük uyumaktır. Birlikte kötülüklere göğüs germek ve mücadele etmektir. Çünkü, aşk her zaman mücadele etmeye aşıktır. Gönlün ile verdiğin her mücadele de sonunda seni mutlu edecektir.
Aşk Dünyanın En Güzel Melodisidir
Aşk, göğsüne yattığın zaman dünyanın en güzel melodisini duymaktır. Halen vakit varken o kalp atışının sesini zihnine kazımaktır. O sesle uyanmak ve o sesle uyanmaktır. Yanında olmasa bile zihninde yer eden melodiyi kendine hatırlatmaktır.
O melodi ile birlikte onun yanında her halinle durmasını öğrenmektir. Sevgili, anne, baba, eş, dost, kardeş ve daha nicesi olarak! Hangisine, ne zaman ihtiyacı olursa, o zaman o halin ile sarılmaktır. Bir sevgili, bir anne, bir baba, bir eş, bir dost ve bir kardeş olarak her sarıldığında kokusunu içine çekmektir. Özlediğinde o kokunun burnunun ucuna gelmesidir.
Geçek Aşk Dinlemektir
Aşk, onu dinlemektir. Kimi zaman duydukların canını acıtacaktır fakat onu dinlemenin her şeye bedel olduğunu düşünmektir. Dinledikçe anlamak ve anladıkça gönlünün en güzel köşesine koymaktır. Seni üzdüğünde o köşeyi hatırlamak ve tebessüm etmektir.
Bu tebessüm, kalbinden emin olmayı beraberinde getirecektir. Hem onun hem kendi kalbinden emin olduğunda, duygularını kontrol etmektir. Çok kıskanıp söyleyememek, kıyamamaktır. Kıyamadıkça bağlanmaktır. Ağladığını duyurmamak, sevdiğini söylemekten korkmaktır. Tüm duyguların esiri olup, ona yenilmektir.
Ve En Önemlisi…
Ve en önemlisi aşk, vazgeçmemektir. Her gün onu yeniden sevmek, her haliyle sevmek, her halini sevebilecek gücü de kendinde bulmaktır. Kendini teslim etmek fakat bırakmamaktır. Yanına her geldiğinde o sevgiyi ve huzuru görmesini sağlamaktır. “Evine” geldiğini hissettirmektir. En güzel evin, sıcak bir gönül olduğunu öğretmektir. Ne kadar uzaklaşırsa uzaklaşsın, o evin her zaman yerinde ve sağlam durduğunu göstermektir.
