Günümüzün Sendromu: Hasta Bina

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından sürekli olarak paylaşılan fakat halen daha işletmelerde bilinçlendirme amacıyla yaygınlaşmayan bir sendromla karşı karşıyayız: hasta bina sendromu!

Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan araştırmalara göre insanlar vakitlerinin yaklaşık olarak yüzde 90’ını kapalı ortamlarda geçirmektedir ve bu sürenin yüzde 70’i de iş ortamını kapsamaktadır. Kalan zamanda ise bu kişiler yine kapalı bir ortamda, evlerinde, zaman geçirmektedir. Kapalı ortamlarda karşılaşılan bu sendrom, ortam içerisindeyken ortaya çıkan ve ortamdan ayrıldıktan sonra kaybolan bir sendromu kapsamaktadır.

Pek çok kişi bu sendroma “Plaza Hastalığı” da demektedir. Belirtileri arasında boğazda ve gözlerde tahriş olması, hapşırmak, baş dönmesi ve mide bulantısı, sanki boğazda bir şey varmış hissi gibi belirtiler olduğu gözlemlenmiştir. Sendromun temelinde iş yerlerinde ve ofislerdeki hijyen koşullarının düşük seviyede olması vardır. Bu seviyenin optimum düzeyde tutulmaması, çalışanların verimini düşürmektedir ve günümüzde pek çok iş yerinde bu sendromun yaşandığı gözlemlenmektedir.

Yetersiz Havalandırma

Özellikle kış aylarında ofislerin ve iş yerlerinin yetersiz havalandırılması, kimyasal ve mikrobiyal kirliliğin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bu sendromdan ötürü her yıl 5.5 milyon çalışanın rahatsızlandığı ve bu grupta yer alan 4 milyon kişinin de öldüğü tespit edilmektedir. Kişilerin ölüm sebebi olarak da “hava kirliliği” belirtilmektedir.

“Havadaki kirlilik nasıl olur da ölüme sebebiyet verebilir?” diyebilirsiniz, lakin iş hayatında sıklıkla karşılaşılan bu durum, hastalık ve ölümlerin başında gelmektedir.  Konuya yönelik pek çok araştırma yapan ve çeşitli makaleler yayımlayan Danimarka Teknik Üniversitesi Profesörü Jan Sundell, kapalı ortamda bulunmanın ölüm oranını arttırdığını belirtmektedir.

İş yerlerindeki havalandırma sistemleri, klimalar ve benzeri sistemler, hava kirliliğinin artmasına neden olmaktadır. Her ne kadar oksijen salınımını rahatlatan uygulamalar olsa da yetersiz havalandırma hasta bina sendromuna yakalanmak için ortam sunmaktadır.

Zaman Kaybı ve Maliyet Artışı

İş yerlerinde yaşanan bu sendromda madalyonun bir yüzünde zaman kaybı olurken diğer yüzünde ise maliyet artışı görülmektedir. Çalışanlar, zaman yönetiminde başarısızlık yaşamakta ve dolayısıyla şirketin mali alanda kayıp yaşamasına neden olmaktadır. Yapılan araştırmalara göre psikolojik sebepler dolayısıyla verimlilik düşmesi, Birleşik Krallık’ta yer alan işverenler için 30 milyar poundluk zarara neden olmuştur.

Bu zaman kaybını ve maliyet artışını önlemek amacıyla her yöneticinin şirketiyle ilgili olarak sağlık uzmanlarını, mühendis ve mimarları, bina ya da işletme ile ilgili çalışmalara yöneltmesi şarttır. Hasta bina sendromunun önlenmesi için nem koşulları, sıcaklık, hava kirliliği gibi koşulların artmasına neden olacak düzenlemelerden kaçınılması ve iş yaşamındaki ofis ortamının tam anlamıyla hava kirliliğine engel olacak düzeyde dizayn edilmesi gerekmektedir.

Ofis ortamı içerisinde ıslak ve nemli alan bulunmaması, bulunan alanların düzenli olarak temizlenmesi ve rutubet gibi nem dengesini bozan durumların önlenmesi gerekir. Üst seviye hijyen sağlamak için alınabilecek diğer önlemler arasında:

  • HVLS fanlarının havalandırma için kullanılması ve bu fanların ASHRAE standartlarına uygun olması
  • HVAC ve bina yönetim sistemleri kullanılarak bina içi enerji yönetimi verimli hale getirilmesi
  • İklimlendirme ve havalandırma teknolojilerinin özellikle sigara içilen ortamlarda kullanılması
  • Bina içinde kullanılan materyallerin VOC ölçümü düşük ve doğal hammaddeden yapılması
  • Düzenli bir şekilde havalandırılmanın yapılması

bulunmaktadır.

Sosyal İnsan hakkında 1262 makale
Sosyalinsan.com güncel yaşam, kişisel gelişim, sağlık, hobi, seyahat ve eğitim içerikleri sunar. Editörlerimiz tarafından gündeme ilişkin yazılar hazırlanarak değerli okuyucularımıza sunulmaktadır.