Kendinizi Daha Fazla Üzmemek için Lütfen Affedin!

“Affedemiyorum.” “Affetmeyeceğim.” “Affetmem.” demeyin! Affedin! Hangi zaman diliminde söylerseniz söyleyin, affetmeniz sizi hiç beklemediğiniz şekilde rahatlatacaktır. Yaşadığımız ruhsal ve ya fiziksel zorluklar zaten yeteri kadar zorken bir de affetmeyerek her şeyi daha da zorlaştırıyoruz. Bunun çoğunlukla farkında değiliz. Ama içimizde barındırdığımız öfke bizi yıpratıyor. İnsanları ve kendimizi affetmediğimiz takdirde sürekli olumsuz olayı düşünür, dururuz. Her hatırlatıcı etkide aynı şekilde üzülürüz.

Affedin!

Yaşadığınız kötü olayları size hatırlatmak istemem ama düşündüğünüzde kendinize sorduğunuz sorulara dikkat çekmek istiyorum. Keşke hiç tanışmasaydım diye başlayan her cümle içinizde bir yerlerde size yük oluyor. Çünkü zihnimiz odaklandığımız noktayı durmaksızın düşünmeye devam ediyor. Bir yazara kalem ve kağıt verirseniz, yazmaktan başka ne yapar ki? Beynimiz de bu şekilde, “Acaba şimdi ne yapıyor?” sorusuna karşılık size tonlarca cevap üretebilir. “Kesin beni yine aldatacak!” ya da “Bu böyle olmasaydı da şöyle olsaydı, böyle olurdu.” Geçmişte olmuş ya da şu anda olup olmadığını bilmediğimiz şeylere bile kafa yorabiliyoruz.

Yaşadığımız olumsuz olaylara karşı tutumumuz doğru ve sağlıklı değil. Kontrolümüz dışında gerçekleşen olaylara bile “Olmasaydı … ” diyebiliyoruz. Bu süreçte her iç sesimizle konuştuğumuzda bize acı veriyor.

Kendinizi Daha Fazla Üzmeyin!

Kişileri ya da kendimiz affetmediğimiz sürece kendinizi daha fazla üzmüş olursunuz. Yaşadığınız olaya üzüldünüz, hala üzülüyorsunuz ve görünen o ki üzülmeye de devam edeceksiniz. Ta ki affedene kadar. Her şey arkamızda kalmışken, bu düşüncelerle sürekli geçmişe döneriz. Bugünün tadını çıkaramıyor olmaktan ziyade geçmişin acısıyla tadımız kaçar. Bu rutinde devam etmek affetmekten daha kolaydır belki ama zor olan sizi huzura kavuşturur. Daha fazla kendinizi yıpratmamak için affedin!

Ne yaşadınız bilmiyorum, hayal kırıklığına uğramış, öfkelenmiş, üzülmekten yorulmuş olabilirsin. Sana yapılanın, yapanların yanına kar kalmasını da istemiyor olabilirsin. Yaşadığınız kötü duygularımızı derinlemesine hissediyor olmak ne kadar canınızı yakıyorsa, affetmek bir o kadar sizi rahatlatacaktır. Size yapılanın aynısını ona yapmak, sizin hissettiklerinizi hissetmesini hiçbir zaman sağlayamayacaktır. Aksine, hissetmediği için tekrar öfke bile duyabilirsiniz. Bu yüzden zor olanı yapın ve size yapılan yanlışları da kendinizi de affedin!

Kendi Huzurunuz için Affedin!

Birini affettiğiniz zaman onu haklı görmeye başlamış olmazsınız. Aynı şekilde kendinizi affettiğiniz zaman, aynı şeyi tekrar yapma hakkını kendinizde görmediğiniz gibi. İnsanlara göre doğru ve yanlışlar fark gösterir. Bu nedenle sizi yapılan size göre yanlıştır.

Bazı yanlışlar toplumsal olarak kabul edilen yanlışlardandır. Şu an bu konumuzun dışında. Bahsettiğimiz size göre yanlış olan davranışlar. Yani, size yalan söylemiş olan biri, kendine doğru yaptığını söylüyor olabilir. Bunun karşılığında siz de ona yalan söyleyerek ondan hissettiklerinizi hissetmesini bekleyemezsiniz ve beklememelisiniz. Affetmeli ve hayatınıza devam etmelisiniz. Bu konu üzerine düşündüğünüz her şey katlanarak artacak ve sizi esir alacaktır.

Sürekli “tekrar oynat” tuşuna basarak bundan kurtulamazsınız. Bu esnada asıl odak noktalarınızı, fırsatları, verdiğiniz değeri hak edecek insanları kaçırırsınız. Size bu acıyı çektiren kişi, sizin üzerinizde güç kazanmış oluyor ve bu gücü ona siz vermiş oluyorsunuz. Bunlar yerine affedin ve yolunuza devam edin. İyiliği görün, sevgiye kucak açın ve güzel hayatınızı selamlayın!