Kariyer yaşamında mantıksal yönü kullanmak ne kadar önemli ise duygusal zekayı kullanmak da o kadar önemlidir. Her iki zekayı da dengede tutmak gerekir. Dengeli bir şekilde kullanıldığı takdirde doğru kararlar alınacak ve hedeflere daha kısa yoldan gidilecektir.
İnsan doğası gereği kıskançlık, vicdan, mutluluk ve elde etme isteği gibi hislerle donatılmıştır. Genel olarak da insanın doğası gereği üç temel duyguya sahip olduğu söylenir. Bu duygular; öfke, kıskançlık ve sevgi olarak yer alır. Öfkeye, kıskançlığa ve sevgiye hakim olmak, kontrol atında tutmak gerekir. Kontrol altında tutulamadığı takdirde pek çok hikayenin sonu hüzünlü bir şekilde bitmektedir.
Duygusal yönden karmaşa halinde olunan günler olabilir. Bu nedenle kariyer yaşamı içerisinde duygusal zekaya ağırlık verilmemesi gerektiği ve alınan kararların tamamen mantıklı olması yönünde tezler ortaya konulmaktadır. Oysa alınan kararlarda başarı ve tatmin hislerini yaşamak için duygusal zekanın da kullanılması gerekir. Fakat bu durumlarda, duyguların esiri olmamak adına dikkatli davranılması da önemlidir. Peki bu durumda, duyguları kontrol altına almak isterken onların kontrolü altına girmemek nasıl başarılabilir?
Duygusal Sıcaklığı Düşürün
Uzun yıllar boyunca insan duyguları yönüne araştırmalar gerçekleştiren Psikolog Marc Brackett, insanların Meta-Moment uygulaması yaparak, duygularını kontrol altında tutabileceğini ve birkaç adımı uygulayarak akıl yürütme ile duygusal zekayı birleştirerek, en doğru girişimlerin atılabileceğini kanıtlamıştır. Aslında Meta-Moment, bir stratejidir. En kritik anlarda kullanılabilecek ve sorunlara yönelik kalıcı çözümler üretilmesini sağlayacak bir yöntemdir.
Temelinde “geri adım atmak” vardır. Pek çok kişi yapmış olduğu hatalardan ve yanlışlardan geri adım atabilmeyi ister. Geçici olarak olumsuz duygulardan kurtulmak için kendisine bir kaçış noktası arar. Çok az kişi de bu kaçış noktasını bulmak yerine, farkına varmayı kullanır. Farkındalık yaratmak da bireyin geri adım atabilmesine yardımcı olur. Örneğin, hızla giden bir aracın içerisinde ani frenlemeler yapmak yerine yavaş yavaş frene basarak yavaşlamak, bir “meta” yaratacaktır. Dolayısıyla belli bir zaman zarfından sonra araç eski hız seviyesine dönebilecektir. Stratejinin temelinde de ani frenlemeler ya da vazgeçişler yapmak yerine, belli aralıklarla uygulanan frenlemeler yatmaktadır. Yani kişi, belli aralıklar ile kendini kontrol altında tutmayı başarabilir, duygusal sıcaklığını düşürür ise başlangıç noktasına geri dönebilecektir. Çeşitli aralıklar ile uygulanan frenlemeler, insan vücudundaki parasempatik sinir sistemini de devreye sokacaktır. Dolayısıyla stres hormonuna karşı kortizol salınımı azalacak, stres seviyeniz de buna bağlı olarak düşecektir.
Geçmiş ve Şimdi
Kariyer yaşamındaki basamakları tırmanırken, nereden ve nasıl bir şekilde geldiğinizi unutmamanınızı sağlayacak olan bu metot iki temel soru üzerinde de durmaktadır;
- “Geçmişte neredeydim?”
- “Şimdi neredeyim?”
Bu iki temel soru, insan benliğinde farkındalık yaratmayı sağlamakla birlikte insani duygular açısından oldukça önemli olan vicdanı, şefkati ve zekayı da tetiklemektedir. Dolayısıyla dikkat ve odak seviyesi de bu farkındalığa bağlı olarak artmaktadır. Meta-Moment başarılı bir şekilde uygulanırsa, geçmiş ve şimdi arasındaki bağlantı doğru bir şekilde kurulursa, gerçek resmin görülmesini ve resimdeki detayların bulunmasını kolaylaştıracaktır.