Mutsuz olmak ya da bu duyguya sahip bir şekilde yaşantı sürmek hayatlarımızın büyük bir bölümünü kapsıyor. Yaşanılan mutsuzluklarımızın büyük bir kısmını negatif düşüncelerimiz, davranışlarımız ve alışkanlıklarımız oluşturuyor. Kendimize her ne kadar bu durumu kanıtlayamasak ya da kabullendiremesek de hem fiziksel hem de psikolojik olarak gerçekleştirdiğimiz eylemlerimizin yüzde 73’ü (bilimsel verilere göre) bizleri mutsuz ediyor.
Peki bizleri neler mutsuz ediyor farkında mıyız? Mutsuz olmak bu kadar basit bir olgu ise hayatımızı değiştirmek için hangi alanlarda farkındalık yaratmamız gerekiyor?
1. Sedanter Yaşam Tarzını Değiştirmek
Düzensiz fiziksel aktivitelerin olduğu ya da fiziksel aktivitenin hiç olmadığı yaşam tarzına sedanter yaşam tarzı denir. Düzenli bir hareket olarak işe toplu taşıma araçlarını kullanarak gitmek, ofiste asansör yerine merdivenleri kullanmak, haftada 4 kez 30 dakikalık yürüyüş yapmak gibi aktiviteler dahil edilebilir. Genellikle büyük şehirlerde yaşayan insanlar, bu yaşam tarzına sahiptir. Arabayla seyahat etmek yürümekten daha keyifli olarak görülür. Bilimsel verilere göre de bu kanıtlanmış bir durumdur. Eğer zihin sağlığınızı korumak istiyor mutsuz olmak istemiyorsanız, sedanter yaşam tarzından uzak kalmalısınız. Hayatınıza biraz renk, biraz hareket katmalısınız. 10 yıl boyunca 6 bin 909 yetişkin bireyin katıldığı araştırmaya göre fiziksel aktivite ile ruh sağlığı arasında derinlemesine bir bağlantı olduğu görülmüştür.
2. Sosyalleşmek Hayatın Felsefesi
Sosyalleşme hayatın felsefesidir. Kendimizi mutsuz hissettiğimiz zamanlarda bu durumu ve hissi biri ile paylaşmak isteriz. İyi ya da kötü paylaştığımız her şey bizleri rahatlatır. Fakat bunun bir de farklı boyutu vardır. Paylaştığımız şeyler, insanlardan kötü eleştiri almamıza neden olabilir. Bu kötü eleştiriler kimi insanlarda kindarlık ve düşmanlık gibi negatif düşüncelerin ve duyguların oluşmasına zemin hazırlayabilir.
Sosyalleşmek elbette iyidir fakat sosyal çevrenin geniş olması kimi zaman da iyi değildir. Her şeyin noksanlığı ve fazlalığı zarardır. Düşük seviyeli bir sosyal çevre nasıl ki depresyona neden oluyorsa geniş bir sosyal ağ da kendinize zaman ayıramamanıza neden olur.
3. Dengeli Beslen Mutlu Ol
Mutsuz olmak bir tek psikolojimizi etkilemiyor. Bedensel sağlığımızı da etkiliyor. Mutsuz insanların yapılan araştırmalara göre en sık görülen ortak noktaları arasında; dengesiz beslenmeleri, hazır yiyecekler tüketmeleri, kalorisi yüksek besinlere yönelmeleri ya da aşırı alkol tüketimi yaparak bedenlerini kötü etkilemeleri yer alıyor.
Dengeli ve düzenli beslenme olmadığı takdirde depresyon üzerindeki baskı artıyor. Yapılan bir araştırmada, beslenme düzenleri değiştiği zaman depresyonun görülüp görülmeyeceği incelenmiş ve bu durumun kaygıyı arttırdığı, depresyonu tetiklediği görülmüştür.
4. Şikayet Etme, Çok Düşünme, Erteleme
Mutsuz olmak beraberinde aşırı şikayet etmeyi ya da aşırı şikayet etmek beraberinde mutsuz olmayı getiriyor. Hayatımızdaki bazı alanlardan ve konulardan elbette şikayetçi olabiliriz. Fakat sürekli olarak şikayet etmek, beraberinde aşırı düşünmeyi getiriyor ve dolayısıyla da bir şeyleri ertelemek zorunda kalmamızı sağlıyor.
Çok düşünmek (diğer ismi ile Overthinking) mutsuzluğun temel sebeplerinden biri olarak görülüyor. Endişe ve depresyon halini arttırıyor. Sürekli olarak düşünmek, ayrıntılara takılmaya ve ayrıntılar içerisinde boğulmaya neden oluyor.