Müzik, hayatımızın büyük bir bölümünü kaplamaktadır. Üzüldüğümüzde, mutlu olduğumuzda ya da dinlenmek istediğimizde müzik dinlemek isteriz çünkü; müzik ruhun gıdasıdır. Yapılan araştırmalara göre müzik dinlenen ortamlarda bulunmak, insan psikolojisine iyi gelmekte ve psikoloji üzerinde tedavi edici etkiler sunmaktadır. Özellikle bazı müziklerin vücuttaki endorfin (mutluluk hormonu) seviyesini arttırdığı da tespit edilmiştir.
Yine yapılan bazı araştırmalar, ofis içerisindeki personellerin müzik dinlediği zaman, dinlemeyen personellere göre daha verimli olduğunu ortaya koymaktadır. Kanadalı yazılımcılara yönelik yapılan araştırmada, müzik dinleyen yazılımcıların yüksek iş performansına, kalitesine, verimliliğine sahip olduğu gözlemlenmiştir. Ek olarak müzik dinleyen yazılımcıların diğer çalışanlara nazaran daha iyi bir ruh haline sahip olduğunu göstermiştir.
Araştırmadan elde edilen bir diğer sonuç, müziğin dinleme oranı arttıkça bireyin o oranda yüksek motivasyona sahip olduğunuzu ve zihnindeki problemlerle ile daha güçlü mücadele ettiğini göstermektedir. Çünkü dinlenen müzik, stres seviyesini azaltmakta, bireyin odak seviyesini ise arttırmaktadır. Bu nedenle pek çok uzman iş yerinde müzik dinlenmesinin yaygınlaştırılması gerektiğini düşünmekte ve önermektedir. Fakat her şeyin fazlasının zarar olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır.
Müzik Türlerine Göre Görevlendirme
Takım çalışmaları, şirketlere en çok başarı ve fayda sağlayan çalışmalardır. Bir proje ya da sunum gerçekleştirileceği zaman bireylerin bir araya getirilmesi, el birliği ile projenin/sunumun daha hızlı ve mükemmel bir şekilde tamamlanmasını sağlamaktadır. Üstelik zamandan ve maliyetten tasarruf edilmesine de olanak vermektedir.
Takım çalışmaları içerisinde müzik dinlemek de verimliliği arttıran faaliyetlerden biri olacaktır. Fakat burada dikkat edilmesi gereken nokta bireylerin sevdikleri müziğin türüne göre görevlendirilmesini sağlamaktır. Peki bu nasıl yapılır?
Öncelikle takım içerisinde bulunan bireylerin sevdikleri müzik tarzları öğrenilmelidir. Ardından gruplandırmalar gerçekleştirmelidir. Hareketli müzikler dinlemekten hoşlanan kişiler, enerjisi yüksek bireyleri kapsamaktadır. Bu kişiler özellikle saha çalışmalarında daha aktif bir şekilde çalışabilmektedir. Enerjisi yüksek olan bireyler için fiziki anlamda güç gerektiren görevlendirmelerin yapılması daha uygundur. İngiltere’de yapılan bir ankete göre doktorların rock müzik eşliğinde ameliyat yapmaktan yüzde 50 oranında daha çok hoşlandığını ortaya koymaktadır. Üstelik rock parçalar eşliğinde ameliyat gerçekleştiren cerrahların ameliyatları yüzde 93 oranında daha başarılı geçmektedir.
Pop müzik dinlemekten keyif alan çalışanlar, genel olarak rutin işleri yerine getirmekten hoşlanan bireyleri kapsamaktadır. Bu bireyler kendilerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirirken öncelikle “bildikleri” ya da aşina oldukları konulara yönelmektedir. Bu kişilere zorlayıcı görevler verilmemelidir. Anlama ve öğrenme konusunda bilinçli davranan çalışanlar oldukları için bir görev ve sorumluluk verilmeden önce bireye görev ve sorumluluk hakkında bir çalışma örneği gösterilmeli ya da öğretilmelidir.
Daha sakin müzik türlerinden hoşlanan bireyler ise matematiksel verileri çözme, analiz etme, problem çözme ya da yönetim alanında daha başarılı olmaktadır. Bu kişiler bireysel olarak çalışmaktan hoşlanmaktadır. Dolayısıyla verilecek olan görevlerde kendi mücadelelerini oluşturmaya izin verilmelidir.