Unutkanlık, insanların en büyük problemidir. Çoğu zaman en çok ihtiyacımız olduğu anlarda aklımızdaki bilgileri unutabiliriz. Sınavdayken, iş yaşamında sunum yaparken ya da çok önemli ve heyecanlı bir konuşmanın ortasındayken kelimeler bir anda aklımızdan çıkıp gider. Bu durumda kendimizi oldukça kötü hisseder, unuttuğumuz şeyi hatırlamak için de mücadele ederiz.
Özellikle okuduğumuz kitaplardaki bilgileri çok çabuk unutabiliriz. Bir insanın kişisel gelişimine katkı sunabilmesi için kitap okuması gerekir. Okuduğumuz bilgileri hafızamızda tutmak, hayatımızda bir ritüel haline getirmesek de gerekli zamanda gerekli bilgiyi hatırlamak isteriz. Fakat beynimiz buna izin vermeyebilir…
Başarılı insanlar sürekli olarak “Çok okuyun!” tavsiyelerinde bulunmaktadır. Çok okumak, akıldaki diğer bilgilerin kaybolmasına sebep olabilir. Bu tip durumlarda yapılabilecek bazı uygulamalar bulunmaktadır. Dünyanın en başarılı isimlerinden biri olan Bill Gates, yılda yaklaşık olarak 50 adet kitap okuduğunu belirtmekte ve okuduğu her cümlenin de hafızasında yer aldığını söylemektedir.
İnsanların okuduklarını aklında tutabilmesi için tek bir hamle yapmasının yeterli olduğunu söyleyen Gates, bu teknik sayesinde okunulan kitaptan daha fazla verim alınabildiğini de ifade etmektedir. Gates’in tekniği, zihninizi boş bir yazı tahtası gibi görmekten geçiyor. Zihninizi bu yazı tahtası gibi hayal etmeniz ve okumaya başladığınız zaman, bu tahtaya önemli yerleri not alarak sayfalarda ilerlemeniz gerekiyor. Bu sayede zihninizde kalıcı bilgiler edinebilirsiniz.
Bilgiler arasında bağlantı kurarak ilerlerseniz, bilgileri daha kalıcı bir hale getirebilirsiniz. Bill Gates, aldığı notlar arasında bağlantı kurduğunu ve sonunda ortaya bir model çıkarttığını ifade ediyor. Bu sayede zihninde bir şema belirdiğini ve okuduklarının uzun süre boyunca hafızasında kalabildiğini belirtiyor.
Bu tekniğin aynı zamanda bir zihin egzersizi olduğunu belirten Gates, bu durum için “Karşınızdakinden, taşları rastgele dağıtılmış bir satranç tahtasını ezberlemesini isterseniz bunu yapamaz. Çünkü tahtaların nasıl oraya geldiğinin mantığını bilmiyor. Bağlantıları çözemiyor, bu yüzden rastgele dağıtılmış parçaların yerlerini hatırlaması zor oluyor.” demiştir.
Öğrendiklerinizin kalıcı bir hale gelmesi için uygulayabileceğiniz bir diğer yöntem, zihninizde çerçeve oluşturmak! Okuduğunuz yazı hakkında genel bir düşünce elde eder ve bilgileri bu düşüncenin altına sıralarsanız, hafızanızda kalıcı bir yer edinirsiniz. Bu sayede, bilgiler birbiriyle bağlantılı bir hale gelir. Bilgileri bu şekilde sıraladığınız takdirde, zihninizde bir bütün halinde yer alır ve unutmanız zor olur.
Tarihlerden faydalanmak da bir diğer tekniktir. Sherlock Holmes, hafızasındaki bilgilerin şemasını oluştururken daima görsel hafızasından yardım alırdı. Cinayetin işlendiği yerde eşyaların duruş açısını, saatini ve tarihi kontrol ederdi. Bunu yapmasının sebebi gördüklerini unutmamak ve hafızasında kalıcı bilgiler edinebilmekti. Bu nedenle aklınızda kalıcı bir bilgi edinmek istiyorsanız, konuyla ilgili bir tarih belirlemenizde fayda var. Aynı zamanda bulunduğunuz mekanı ve çevrenizi betimleyerek bilgileri not etmeniz, bilginin kalıcılığını arttıran detaylar arasında yer almaktadır.
Günümüzde bu yöntemi tercih eden ünlü ve başarılı isimlerden biri de Elon Musk. Musk, hafızasındaki bilgilerin daha kalıcı bir hale gelmesi için bilgileri anlamsal bir şekilde ağaçlandırdığını ve her ağaca bir tarih verdiğini belirtmiştir. Bu sayede öğrenmenin daha kolay olduğunu söyleyen ünlü bilim adamı, hafıza ve zihin egzersizi açısından da beyni yenileyen bir teknik olduğunu ifade etmiştir.