‘Sağlıksız düşünceler’ diye tabir ettiğimiz düşünceler yanlış bir kalıp doğrultusundaki düşünceler olup sonucunda bizi daima olumsuz bir noktaya getirirler. Bir diğer ismi ise ‘hastalıklı düşüncelerdir. Nasıl ki bazı durumlar bizim sağlığımızı tehdit ediyorsa sağlıksız düşünceler de akıl sağlığımızı tehlike altına alabilmektedir. Bu düşüncelerimizin hatalı olduğunu bilmediğimizde kendimizi sürekli aynı olumsuz sonuçlar ile mücadele ederken bulabiliriz. Her defasında başarısızlığa düşmemizin sebebi sağlıksız düşüncelerimiz olabilir.
Bu yazımızda sağlıksız düşünceler nelerdir? Ve bu sağlıksız düşünceler ile nasıl mücadele edilir? Onlardan nasıl kurtulabiliriz? Sorularına cevap bulabileceksiniz. En yaygın olarak kullandığımız ve akıl sağlığımızı tehdit eden düşünce yapılarını sizler için araştırdık. Ve işte sonuçlar…
Psişik Güçlere Fazla Kapılmak
Bazılarımız geleceği hissedebildiğimizi düşünmekteyiz. Elbette ki öngörülerimiz bizi haklı çıkarabilir. Ancak haklı çıkarmadığı durumlar da vardır. Her zaman hissettiklerimizin doğru olmasını beklememeliyiz. Örneğin bir işi bitirmeniz gerekiyor ancak içinizden bir his ile düşündüğünüz o yoğun sağlıksız düşünce kalıbı sizi bu işi başaramayacağınıza inandırıyor. Sonucunda nasıl olsa başaramayacağım bu işi diyerek başından vazgeçebiliyorsunuz. Oysa belki de çözüm çok basit bir noktada saklıydı. Siz hiç alternatif üretmediniz çünkü daha başından bu işin altından kalkamayacağınıza inandınız. Bu bir sağlıksız düşüncedir. Sonucunda ise size hakkınız olan birçok başarıya uzaktan bakma gibi olumsuz durum ile karşılaştırır.
Ya Hep Ya Hiç Mantığı
Hayat siyah ve beyaz renklerden ibaret değildir. Birçok renk ve hatta siyah ile beyaz arasında kalan gri renginde bile sonsuz sayıda gri tonu vardır. İnsanları ya da olayları analiz ederken, onlar hakkında düşünüp torumda bulunurken bunu dikkate almak gerekir. Hiç kimse tam iyi ya da tam kötü değildir. Her insanın kendine ait iyi özellikleri olduğu gibi kötü yanlarının da olması gayet normaldir. Aynı şey olgular için de geçerlidir. Başınıza gelen en iyi olayda bile bir olumsuzluğun olabileceği gibi en kötü olayın sonucunda bile sizi güzel bir noktaya taşıyacak olan olumlu bir yan muhakkak vardır.
Bir kişi için düşünürken onun iyi ya da kötü olmasını değil de iyi ve kötü yanlarının sizin o anki bakış açınıza uyup uymadığını değerlendirmeniz en sağlıklı durum olacaktır. Olaylar için düşüncelerinizde de her olayın muhakkak artılarının ve eksilerinin olduğunu bilerek sizin sonucunu kabul edip etmeyeceğinizi düşünerek hareket etmek atılan en doğru adım olacaktır.
Her Söyleneni Kişisel Algılama
İnsan olarak bizlerin doğasında benmerkezcilik vardır. Hepimiz içgüdüsel olarak önce ben deriz. (Çoğu zaman fark etmesek bile). Bu duygunun boyutu ve kullanım yeri son derece önemlidir. Çevremizde alınan bir kararın olması durumunda ve işimize gelmeyen bir karar ise hemen kişisel olarak algılayabilir ve bunun sonucunda da yanlış sözler sarf edebilir ya da yanlış davranışlarda bulunabiliriz.
Her ne kadar bizim dünyamız kendi etrafımızda dönüyor olsa da bunun sadece bizim dünyamızda olduğunu unutmamak gerekir. Tek ve genel bir dünya vardır. Bu evrensel dünya da maalesef ki bizim etrafımızda dönmüyor. Bu sebeple çevremiz ile daha uyumlu olmaya çalışmalı ortak kararları kişiselliğe dönüştürmemeliyiz.
Empati Yeteneğini veya Objektif Bakış Açısını Kaybetme
Bir önceki maddede bahsettiğimiz sağlıksız düşünceler içerisinde olan her söyleneni kişisel algılama konusunun devamı olarak düşünebilirsiniz.
Bizim kendimize ait hislerimiz, duygularımız ve düşüncelerimiz olduğu gibi her insanın kendine ait duygu, düşünce ve hisleri var. Öncelikle bunu kabul ederek düşünce üretmeye başlamalıyız. Sonucunda elbette ki uzlaşmak istediğiniz kişiler ile ortak bir paydada buluşacaksınız. Karşınızdaki kişinin açısından bir olaya bakın. Ardından tekrar kendi yerinize geçin ve ortak bir karar düşünün. Değişmeyen gerçekleri de göz önünde bulundurarak objektif bir bakış açısı kazanmanız hiç de zor değil. Sadece sürekli olarak bunu kendinize hatırlatmalı ve alışkanlık haline dönüştürmek biraz zaman alacaktır.
