Bazen gece yatmadan çıkardığımız kıyafetleri, dolaba yerleştirmeye üşendiğimiz için koltuğun üzerine atarız. Bu gibi küçük olaylar sonrasında kendimizi tembel olarak isimlendirebiliriz. Bu durum hayatımızda bazı negatifliklere de neden olur. Herkes tembelliğin kötü bir durum olduğunu savunur. Pek çok durumda negatif bir süreç olarak adlandırılabilir. Ancak gerçekten tembellik sanıldığı kadar kötü müdür?
Karşımızdaki kişileri tembel olarak nitelendirmek öznel bir durumdur. Modern toplumlarda teknolojinin ön plana çıkması bir anlamda kişilerin miskinleşmesine neden olabilir. Yoğun tempo içerisinde, hayatımızı kolaylaştıran bilgisayarlar, hatırlatıcılar ve teknolojik pek çok alet bizim yerimize pek çok işi tamamlıyor. Peki tembellik hangi durumlarda işe yarayabilir?
Tembellik Kendiniz Olmanızı Sağlayabilir
Sürekli meşgul olmak, yoğun bir çalışma temposu içerisine girmek kişisel gelişim sürecinizi baltalayabilir. Tembellik ise bir anlamda, en ihtiyacımız olduğu anlarda rahatlama ve düşünme imkanı sunar. Bazen pek bir şey yapmamak da bir güç olarak nitelendirilebilir. Bazen kendimizi bir şeyler yapmak zorunda hissedebiliriz. Ancak bu düşünceden bir an önce uzaklaşmak kişisel gelişim açısından son derece önemlidir.
Tasasız Bir Hayatı Beraberinde Getirir
Tembelliği her zaman olmasa da bazı durumlarda kabul etmek ve sahiplenmek, gerçek hayatta kim olduğumuzu bize hatırlatabilir. Bazen kendimizi yargılama fırsatı verirken, bazen de başkalarının düşüncelerinin hislerimiz üzerinde nasıl bir etki bıraktığını görmemizi sağlar. Tembellik bir şeyleri düşünmeye fırsat yaratmadan sadece kendinize ayırabileceğiniz zamanlardan oluşur. Kendinizi sevmek ve kendinizi tanımak anlamında atılmış önemli bir adım olabilir
Verimli Olmanızı Sağlayabilir
Tembelliğe karşı bir yönelimin olması yaşantımızda daha azını yapmaya yönelik bir isteğimizin olduğunu ortaya koymaktadır. Aslında bu durum olumsuz bir sürecin başlangıcı gibi görünmesine rağmen bazı işlerin daha kısa sürede bitirilmesi için kişilerin verimli yollar bulmasını sağlar. Biraz geçmişe dönüp baktığımız zaman en başarılı mucitlerin icatlarının belirli bir görevi ya da projeyi daha kısa sürede ve daha rahat şekilde bitirmek için çaba sarf ettiklerinde ve bunun için harekete geçtiklerinde ortaya çıktığını görmek mümkündür.
Yaratıcılığı Perçinler
Rahat bir zihin yaratıcılık konusunda daha etkili sonuçlara neden olabilir. İlham verici fikirlere ve eylemlere açık olan zihin bu süreç içerisinde yeni projeler üretebilir. Sandi Mann tarafından yapılan bir değerlendirme sonrasında, tembelliğin ve sıkılma sürecinin toplumsal olarak önemli dişlileri sayılabileceği belirtildi. Sıkıldığımız ya da üşendiğimiz zaman rahatlamak adına zihinlerimizde hayal kurmaya başlarız. Bilincimizin önündeki sınırlamalardan arındırıldığımız zaman pek çok şeyi farklı görmeye başladığımız ortaya çıkar. Bu ise yaratıcılık sürecini olumlu etkiler.
Büyük İşlerden Sıyrılıp Küçük İşlere Odaklanabilirsiniz
Büyük işlerle meşgul olmak bazen küçük işleri görmezden gelmemize neden olabilir. Sürekli küçük işleri görmezden gelmek ya da ertelemek bir noktada işlerin birikerek büyümesine neden olabilir. Tembellik süreci ise bu durumu tersten etkiler. Büyük işlerden sıyrıldığımız anda küçük işlere odaklanmamız sağlanabilir. Bu noktada bir şeyleri ilerletmek, ertelediğimiz işleri tamamlamak ve sonlandırmak için bulunmaz bir fırsat olarak değerlendirilebilir.