Kıyas; kelime anlamı olarak bir şeyin misali olan başka bir şeye benzetilmesidir. Bu; bir durum, olay, davranış, kişi veya nesne olabilir. İnsan hayatı karmaşık iniş çıkışlarla doludur.
Hayat Tecrübeleri Önemli
Herkesin yaşadığı olay ve tecrübeler farklıdır. Hayatın belirli dönemlerinde başkaları tarafından da kıyaslanmaya maruz bırakılmışızdır. Toplumların yapısına bakıldığında, özellikle örf ve adetlerin ağır kabul gördüğü yerlerde ‘kıyaslama‘ çoğumuzun yaşadığı bir durumdur.
Örneğin; okul hayatı. Günümüzde dahi çoğu aile çocuklarının başarı ya da potansiyelini başka çocuklarla kıyaslar. Herhangi bir sınavda bile “Sınıftaki X kişisi hangi notu almış?” ya da “Fiziksel etkinliklerde kimler birinci olmuş?” gibi cümleler kıyaslama sorularının başında gelir.
Hatta o kadarki, uzun yıllar normalmiş gibi görünen bu durum küçük yaşlarda rekabet olgusunu tetikleyerek, kişinin ileride kendini yetersiz görme, özgüven kaybı gibi sorunlara yol açtığı gözlemlenmiş.
Doğan Cüceloğlu’ nun bir sözünü hatırlatacak olursak “Kıyaslama sevgisizliktir, kıyaslanan çocuğun ruhu zehirlenir.” demiştir.
Toplum ve Aile Baskısı
Kıyaslama; başarı dışında sosyal sınıf farklılıklarında, fiziksel özelliklerde, başkalarının mutluluğunda kısaca her şeyde ön plana çıkar.
Bazı durumlarda bastırılmış kıskançlık ile de bağdaşır. Çevrede “Filancanın sahip oldukları şunlar” ya da “Birileri şunu almış” gibi kıyaslamaları çoğumuz duymuşuzdur. Kişi bunlardan bahsederken aslında özünde içselleştirdiği “Sahip olamama” arzusunu da ister istemez gün ışığına çıkarmış olur. Bu noktada kişi, çevredekilerin kendinden bir tık fazla sahip olduğu şeylerde kendini ön planda tutarsa ve hemen içselleştirip kıyaslar ise mutsuz olur.
Başkalarının mutluluğu, çok gezmesi, sosyal yaşantısı gibi konuları kıyas konusu yapmak da insanı bir süre sonra mahveder. Özellikle günümüzde bu bakış açısı yine sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle artmıştır.
Kendimizi başkaları ile kıyaslamaktan kurtulabilmek için;
- Özgüveni desteklemeli, kişisel gelişimi desteklemeliyiz,
- Bazı durumları olduğu gibi kabullenme bilgeliğine sahip olunmalı,
- Başkalarındaki artı özelliklerden haz alabilmeli ya da başkaları adına mutlu olabilmeyi öğrenmeli,
- Herkes kendini ya da çevresindekileri özellikle en yakınlarını eşi, çocuğu, anne ve babasını olduğu gibi kabul etmeli.
- Her şeyden önemlisi de kişi kendini sevmeli ve öz saygısını geliştirmelidir.